Kürt siyasetçi Nazif KALELİ’yi unutmadık

‘İşkencenin sakat bıraktığı yüzlerce insandan biri. Cezaevleriyle ilk kez 12 Mart dönemiyle tanıştı. O dönemden sonra devletle her karşılaşması vücudunun ayrı bir bölgesinde kalıcı izler bıraktı. Diyarbakır 5’nolu Cezaevi’ni tüm vahşeti ile bizzat yaşayanlardan. Özgürlük Yolu olarak da bilinen TKSP (Türkiye Kürdistan Sosyalist Partisi) davasından yargılandı. Anlatımlarından, gördüğü işkenceler sonucu sık sık bayılarak hastaneye kaldırıldığını öğreniyoruz. 1986’da 6,5 yıl yattığı Diyarbakır Cezaevi’nden tahliye olduktan sonra başlayan tedavi süreci kronikleşmiş rahatsızlıklarını alt etmeye yetmiyor. Disk kayması, şeker yüksek tansiyon, böbrek yetmezliği ile boğuşuyor. Rahatsızlıkları beyninde tahribat oluşmasına neden olduğu için yürüyemiyor’.
‘1940 Muş Bulanık* doğumluyum. 12 Mart’ta gözaltına alındığım yer Tatvan. Bizler Kürt olduğumuz için gözaltına alınmıştık. Tatvan Jandarma Karakolu’nun gözaltı yerinde, dışarıdan tanıdığımız herkesin toplandığını gördüm. Yaklaşık 40 kişilerdi. En ilginci gözaltındaki bu kişiler arasında, Tatvan’da bize sürekli karşı çıkan, halkı bizim aleyhimize kışkırtan, bizi komünistlik ve dinsizlikle suçlayan kişiler de vardı. Bu ‘Devlet Yanlısı’ kişilerin bizimle birlikte gözaltına alınmalarının nedenini tutuklanıp mahkemeye çıkarıldıktan sonra okunan bir belge ile öğrendik. Gözaltına alınan bu kişilerin tamamı, devletin sivil ve askeri istihbarat birimleri tarafından yapılmış araştırmalara göre, herhangi bir kalkışma durumunda gözaltına alınması gereken kişiler listesinin Tatvan’la ilgili bölümüydü. Bu liste, aşiret liderlerine, bölgedeki zenginlere kadar uzanan bir hacme sahipti. Yani bu belge sayesinde, ‘devlet yanlısı’ olarak görünen kişilere dahi devletin gerçekte hiçbir güveninin olmadığı net bir şekilde görünüyordu’……
- Ertuğrul Mavioğlu 2006 – ‘Asılmayıp beslenenler’ adlı kitabından…
* Nazif Kaleli aslen Bitlisli’dir.
Vefatının 12. yıldönümünde Nazif Kaleli’yi, rahmet, özlem ve saygıyla anıyoruz – Bitlisname