Newroz Bayramı Kürt Ulusal Bayramları içerisinde önemli bir yere sahiptir. Newroz Bayramı üzerine birçok kutlama ritüeli bulunmaktadır. Kürtler dışında Newroz bayramını kutlayan halklar ‘doğanın uyanışı’ veya ‘bahar bayramı’ olarak şeklinde kutlamışlardır. Kürtlerde iki kutlama ritüeli ön plana çıkmaktadır. Bunlardan ilki ‘Kawa Direnişi’ diğeri ise ‘Bahar Bayramı’dır. Tarihsel bir kaç örnek vererek Newroz Bayramının Kürt Tarihindeki yerine kısa bir ışık tutacağız.

  • Nimetullah Atal – Sibel Korkmaz

James Justinian Morier (1782-1849) yılları arasında yaşamış İngiliz bir diplomattı. İran seyahati sırasında tanık olduğu bir Kürt bayramıyla ilgili notlarında ilginç detaylar bulunmaktadır. Tanık olduğu bu bayramın ‘Kawa Bayramı’ olduğunu anlamaktayız. Morier 31 Ağustos 1812’de Demawend şehrini ziyaret ediyor. Ziyaret ettiği tarihte Kürtlerin bayramına denk geldiğini notlarında aktarıyor. 

Morier’in notlarından:

’’31 Ağustos’ta Demawend’e özgü bir Eyd veya festival düzenlendi. İslam- Müslümanlık ile bağlantısız olduğu için dikkate değer.

Törenleri ünlü Pers Tiran Zohak’ın (Dehhak) ölümünü anmak için tasarlanmıştır ve Demawend kasabasının ve köylerinin tüm sakinlerinin atlar, katırlar ve diğer hayvanlar üzerindeki tarlalarda bir araya geldiği ve yüksek sesle haykırışlarla dörtnala koşulduğu genel bir sevinçten oluşur. 

James Justinian Morier (1782-1849) Demawend Şehri, Kitaptan

Geceleri evlerinin tepelerinde ateş yakıyorlar ve şehrin her yerinde aydınlatma yapıyorlar. Gelenek, Zohak’ın omuzlarından çıkan ve her gün insan beyniyle beslenmesi gereken iki yılana sahip olmasıdır.

Demawend’in iki adamının bu iğrenç amaç için her sabah öldürüldüğünü ve sonunda ülkesini böyle bir beladan kurtarmaya karar veren bir gencin onu öldürmeye gittiğini ve kasabalılarına, başarılı olursa tiranın ölümünün ve zaferinin bir işareti olarak komşu dağın tepesinde ateş yakacağını bildirdi.

Dehak, Demawend dağında zincire vuruluyor. (Firdevsi, Minyatür)

Zohak, gencin onu öldürdüğü Demawend dağının yakınında yaşıyordu ve aydınlatmalar, gencin yaktığı vaat edilen ateşi anmak içindir. Bu, köylüler arasında popüler bir hikaye, ancak Farslı tarihçi Mirkhond tarafından daha ayrıntılı ve daha çeşitli koşullarda anlatılıyor, bu da festivale daha fazla ilgi uyandırıyor.

Muhtemelen, daha özel olarak Tirana kurban vermekten veya olmaktan kaçmak için dağlara kaçan talihsiz kaçakların kurtuluşunu anması nedeniyle ‘’Eyd Kurdi’’ veya ‘’Kürt Bayramı’’ olarak adlandırılır ve Kürt halkının kökenini oluşturduğunu söylenir.”

Demawend Şehri,

Demawend şehrinin İran’ın en eski şehirlerinden biri olduğu, Siamek tarafından kurulduğu ve koltuğun daha önce anlatılan tarihin kahramanı Zohak hükümetinin olduğu söyleniyor. Giriş, biri batıdan geniş diğeri güneyden dar olan, her ikisi de karşıt tepelerin tabanlarından oluşan kalın duvarlar ve kapılarla kapatıldığını ileri sürüyorlar ki bu duvarların en küçük kalıntıları dahi günümüzde mevcut değil.’’

Kürtlerin ‘Newroz’ kutlamalarına başka bir örneği İran Ansiklopedisin aktaralım:

“Kürtlerin büyük bir bölümü İslamiyet’ten önce Zerdüştlüğe inanıyordu. Zerdüşt inancında ateş ve ışık iyiliğin ve arınmanın sembolüdür. Kürtler, kötülüğün ve karanlığın sembolü Ehrimen’e karşı her yıl ateş yakarak meydan okurlar. Yaktıkları bu ateşi Newroz olarak kutlarlar.’’

Ahura Mazda, kötülüklerin efendisi Ahriman (Angra Mainyu)ya karşı zafer kazanırken. Kötülük ve yalan iyilik ve bilgeliğe yenik düşüyor. Ehrimen’in bir diğer ismi “Druj” derew yani “yalandır.” Bu “Şeytani Ruh” iblislerin efendisi olarak bilinmektedir.

Ehrimen, Zerdüştlük inanışında, kötülük ve karanlıkları temsil eder. Zerdüştlüğün ifade ettiği mutlak ikicilikte, iyilik ilkesi ya da tanrısı olan Ahura Mazda ile sürekli bir mücadele ya da savaş hali içinde bulunan kötülük ilkesi ya da tanrısıdır. Ahura Mazda ve Ehrimen arasında yaşanan savaşta Ahura Mazda Ehrimen’i hançer darbesiyle öldürmüştür. Kötülük tanrısı olarak bilinen Ehrimen ‘Şeytan’ olarak bilinmektedir. Kürtlerin kullandığı hançerle ‘Şeytan Öldüren Kürt Hançeri’ söyleminin bir bağlantısını da bu örnekte görmekteyiz.

Newroz ve Keyumars

Kürtlerin Newroz kutlama geleneği Kawa’dan önce Avesta’da Dünyanın ilk mitolojik insanı olarak geçen Keyumars’a dayanır.

Keyumars (Kürt isminin buradan modern halini aldığı söylenir) Rewanduz dağlarında Diana isimli şeytanla savaştı.

Keyumars ve Kürtler Şeytan’a karşı başlattıkları büyük savaşı kazandıktan sonra Kürtler zafer bayraklarını açarak dağların tepelerinde ateşler yakarak kutlama yaptılar.

Keyumars’ın Meclisi, Minyatür Firdevsi

Keyumars’ın bir diğer ismi “Pişdad” yani “yasa koruyucu” ve “adaleti” sağlayan anlamındadır. Kürtler yedi gün boyunca zafer kutlaması yaptılar. Kutladılar bu zafer bayramına “Newroz” ismini verdiler.

Eyüp Gobanci’nin ‘İran Kutlamaları ve Ritüelleri’ isimli kitabında Mahabad bölgesinde Kürtlerin Newroz kutlamalarına ilişkin ‘Mir Newroz’ isimli bir kutlamadan söz edilmektedir. 

Halk arasından seçilen bir kişi ‘Mir Newroz’ olarak ilan edilir ve buna uygun kıyafetler giydirilir. Mir Newroz halka baskı uygulayıp ve otorite kurmaya başlar. Ahaliye saldırır ve insanlara zarar verir. Halk ayaklanarak Mir Newroz’u esir alır. 

Esir alınan Mir Newroz’un cezası verilir ve halk özgürlüğe kavuştuğu için güzel sofralar kurulup kutlamalar yapılıp halaylar çekilir. Tüm bu kutlamalar ‘tiyatro’ şeklinde icra edilir. Burada söz konusu olan Mir Newroz’un dayandığı kaynak binlerce yıl öncesine dayanan bir Tiran’a işaret etmektedir.  Tiran’ın klasik bir çok anlatımda yer alan Dehhak olduğunu söyleyebiliriz. 

Kürtler arasında Newroz kutlamaları bölgelere göre farklılık göstermektedir. Her bölgenin kendine özgü bir kutlama biçiminin olduğunu söylemek mümkündür. Çeşitli kaynaklardan anlaşılacağı üzere Kürtlerin ‘Kawa Bayramı’ adı altında Newroz dışında ‘ulusal’ bayramları bulunmaktadır. Morier’in anlatımı bu bağlamda oldukça önemli ve dikkat çekicidir. 

Osmanlı Seyyahı Evliya Çelebi’nin ‘Seyahatname’ isimli eserinde Kürtlerin Newroz’u bir arada kutladıklarına dair bilgi bulunmaktadır.

”Her yıl Newroz gününde, kanat çırpıp bütün Kürt kavimlerini bu şehrin pazarına toplamak için işaret verirmiş. Bunun için bu şehre Pertek demişlerdir.’’

Çelebi’nin notundan anlaşılacağı üzere Kürtler Newroz’u Dersim’e bağlı Pertek şehrinde kutlamaktadırlar. Çelebi’nin bahsettiği ‘bütün Kürt kavmi’ Kurdistan’ın genelini kapsamamaktadır. Burada bahsedilen Dersim bölgesi ve çevresidir. 

1600’lerde Kürtlerin bir arada Pertek’te Newroz kutlaması başlı başına önemli bir bilgidir. Newroz kutlamaları tarihsel açıdan her dönem Kürtler arasında yaygın olmuştur. 

Newroz’un dayandığı bir başka kaynak ‘Mitraism’ olarak karşımıza çıkıyor. Newroz yada Newroj, eski Mitraism (Kürtlerin Güneş Tanrıçası) dinine dayanır. Roj, Kürtçe Gün ve Güneş’tir. Kürt Kültürü için güneş temel manevi kurucu bir faktördür. ‘Roj’ yeni gün ve yeniden doğuş anlamına da gelmektedir. Tarihsel bir Kürt aşireti olan Rojkan’ın da bu anlamı taşıdığını bilmekteyiz.

Bir atasözümüz “Newroz, ecêb roz” (Newroz olağanüstü bir gündür.) diye ifade etmektedir. Newroz’un ‘olağanüstü’ bir gün olmasının özelliği hem yaşam hem de direniş bağlamında yorumlamak gerekir.

Özellikle Newroz kesinlikle ‘siyasi partilerin’ malzemesi olmamalıdır. Halkın bütünü tarafından benimsenmesi açısından ‘siyasi’ ve ‘miting’ havasından çıkarılmalıdır. Newroz ‘bütünleşme’  açısından Kürtlere yetecek güçlü bir kaynaktır. 

Dayanışma, birliktelik, iyilik ve sevgiyi ön plana çıkararak özellikle çocuklara bayramı sevdirmeli ve kazandırmalıyız. Doğamızı ve çevremizi koruma bilincini daima canlı tutup toprak sevgisini her bireye aşılamak Newroz’un temel amaçları arasında olmalıdır.

Bitlisname.com kaynak gösterilmeden yayımlanamaz.

Kaynak: 1- A second journey through Persia, Armenia, and Asia Minor, to Constantinople, between the years 1810 and 1816. (P. 356-358)

2- Antropolog Dr. Heshmatollah Tabibi, Tahran Üniversitesi (Keyumars ve Newroz)